Buket Uzuner
Attilâ İlhan’ın şehrin bir yanında bir kaşı havada, başında kasketi ve boynunda atkısıyla yaşamadığını düşünmek bile içimi ürpertiyor. Çünkü; yirmi yıl önce Attilâ İlhan’a kızarıp bozararak : ‘Siz benim biraz imkânsız sevgilim, biraz babam ve biraz da arkadaşımsınız’ dediğimde ciddiydim. Bu hep öyle oldu, ona kızdığım zamanlarda da şimdi de; hep öyledir. O gülmüştü. Ama tabii bir yazarı başka yazarların takdiri besler.
Attilâ İlhan yalnızca kendi kuşağını değil, sonraki iki kuşağı da şiirleri ve romanlarıyla etkilemiş Türk edebiyatının en önemli ustalarındandır. Düşüncelerini, siyasi duruşunu beğenirsiniz, beğenmezsiniz, ama şiirlerine kayıtsız kalamazsınız. Kalmış olsanız bile ya ailenizden biri, ya da sevgiliniz size bir gün bir Attilâ İlhan şiiri ya okumuştur; ya da bekleyin: okuyacaktır. Ciddi ve sanatsal edebiyatın da popüler olabileceğini, halk tarafından sevilebileceğinin en büyük örneklerindendir. Şiirlerinde Türkçe metafor sağanaklarını hülyalı samanyoluna çevirebilen bir sihirbazdır o.
Attilâ İlhan, ilkgençliğimde bana destek olan en önemli edebiyatçılardandır; Kumral Ada-Mavi Tuna adlı romanımı kendisine ithaf etmemin nedeni ona bir anlamda teşekkür etmek içindi. Bu romanı kendisine de imzalattıklarını gülerek haber vermişti. Yokluğunu hissedeceğim, hissedeceğiz.