Attilâ İlhan - Bilim Sanat Kültür Vakfı

“…İkisi de ´Seçkin´, İkisi de ´Paralı´!..”

(…devr-i dil-ârâ-yı demokrasi ‘de yetişmiş, -yâni ‘kültürsüzleştirilmiş’ , yâni ‘ecnebi’ ama, bilhassa Amerikan Kültürü’ne ‘devşirilmiş’ – delikanlı Türk aydını için; Harvard gibi, Yale gibi bir Amerikan üniversitesinde okumak ne büyük bir hayal; eğer gerçekleşebilirse, ne büyük bir şereftir! Oysa Northampthon ‘daki (Massachusets) Smith College ‘in Sosyoloji hocası Rick Fantasia , hiç de öyle düşünmüyor. Bunu yazısının daha başlığından anlayabiliyorsunuz. ”Amerikan Üniversite Pazarı’ ndan ve ”birbirinin tıpkısı seçkinler (elit) üretmenin, ‘mekanizmaları’ndan” söz ediliyor; hele o ikinci başlık yok mu, başlı başına bir âlem;

”…bir kere daha görüldü ki, bu seçimde başkanlık seçiminin her iki adayı da, listelerindeki yardımcıları da, dolar milyoneri idiler. Senatör John Kerry’nin yeri, listesindeki yardımcısı yakışıklı John Edwards’dan daha sağlamdı. George Bush’a gelince, o zaten eski İngiltere’nin zengin bir ailesinden geliyor. Bu kadarı yetmezmiş gibi, bu seçimde, aynı üniversiteden diplomalı -üstelik aynı ‘gizli cemiyet’in üyesi- iki aday birbiriyle yarıştılar…” (Le Monde Diplomatique, Aralık 2004, s. 4)

Bu da ne demek mi?.. )

Soy sop aynı yerden…

(Tesbit/1. ”…seçimi ister John Forbes Kerry kazansın, isterse John Walker Bush kazansın, fark etmezdi; nasıl olsa o gece, New-Hawen’daki (Connecticut) Yale Üniversitesi’nin kampusunda, adını ‘mezar’ koydukları orta yerdeki taş binada, şampanyalar su gibi akacaktı. Görüntüsü bir ‘anıtmezarı’ andıran ‘Mezar’, aslında ‘Kemikler ve Kafatası/Skull and Bones’ derneğinin merkezidir, Yale’deki gizli öğrenci kuruluşlarının, en ‘kapalı kutu’ olanı: kuruluşundan bu yana yüz yetmiş iki yıl geçmiş, iktidara sıçrama tahtası işlevini gören bu gizli örgüte, lisans seviyesinden her yıl sadece on beş öğrenci alınıyor; günümüzde gizli âdetlerin ve esrarengiz davranışların, esrara bürünmüş bir sadakatla bir arada tuttuğu, sekiz yüz adet üyesi mevcut!..”

”…babası eski başkan George H.W. Bush gibi, George W. Bush da ‘bonesman’dır elbet de, iş o kadarla kalmaz; amcası Jonathan Bush da, babasının dayıları John Walker ve George Herbert Walker III de; ve büyük babası Prescott Bush da üyedirler; dahası Başkan Bush iktidarı süresince bu gruptan en az beş üyeyi, kendi yönetiminin çeşitli kademelerinde görevlendirmiştir. Eğer Cumhuriyetçi aday, yâni Bush, seçimi kaybetseydi; yerine yine Yale Üniversitesi’nden diplomalı, üstelik o da Skull and Bones üyesi, bir başkası seçilmiş olacaktı: John Kerry!..”

”…’Skull and Bones / Kafatası ve Kemikler’ örgütü yalnız bu işe yaramıyor; ülkenin en tanınmış yönetim kurullarına, avukatlık firmalarına üye olmanın; Yüksek Mahkeme’ye, ya da Central Intelligence Agency’ya (CIA) seçilmenin yolu da oradan geçiyor. Bu örgütün oluşturduğu şebeke, çeşitli komplo ve fırıldaklarla yüklü bir hikâye uydurmak isteyene, istediğinden çok daha fazlasını verir; yine de böyle ‘özel’ kulüpler aracılığıyla, Amerikan eğitim düzeni içindeki sınıfsal ayrıcalıkların mekanizmasını çözmek için, bu tür kulüp ve kuruluşlardan yola çıkmak, çok daha yararlı olur…”

”…çünkü nasıl Yale’de ‘Skull and Bones’ varsa, onun gibi meselâ Harward’da ‘Porcellion Club’, Princeton Üniversitesi’nde ‘Ivy Club’ vardır, onlara bağlı, onlara benzer ama önemi daha az kuruluşlarla, Amerika’nın sekiz seçkin (elit) üniversitesi ‘Ivy Leage’ini kurmuşlardır ki, (buraya dikkat!) sonuçta sosyal sınıflar sisteminin varlığını ve bu sistemin iktidar üzerindeki etkisini reddederek; yine de aynı amaçla, aynı sistem ve etkiyi kullanarak, Amerikan seçimlerinin seçme mekanizmasını, tıkır tıkır yürütmüşlerdir…” (Le Monde Diplomatique, Kasım 2004, s. 4)

”…acaba ne demek olduğu anlaşıldı mı?..” )

Niçin ve neden’e gelince…

(…telefondaki merak etmiş soruyor: ”-… ABD Seçimi’ni neden ecnebi basından yansıtıyorsunuz?” Cevabı şudur: çünkü ‘tesbitler’ benim ‘tesbitlerime’ uymaktadır; ayrıca yalnız AB ‘nin (Fransız) media ‘sında değil, ABD ‘nin media ‘sında da, olayın nasıl ‘teşrih’ e uğradığını göstermek; bizim bakarkör media ‘mıza belki örnek oluşturabilir.

…Rick Fantasia ‘nın makalesini okurken, (buraya dikkat!) insan yalnız ABD ‘deki ‘üniversite pazarında, birbirinin aynı seçkin(elit)ler üretmenin mekanizmasını’ ve bu ‘mekanizmanın nasıl işletildiğini’ öğrenmekle kalmıyor; aynı zamanda meselâ Özal sonrası Türkiye ‘sinde patlak veren, ‘özel’ ya da ‘vakıf’ üniversitelerinin neye benzediğini, ne maksatla kurulduğunu da öğreniyor. Rick Fantasia ‘nın yazısı hayli uzun ve ayrıntılı bir yazı, meraklısı le Monde Diplomatique ‘den izleyebilir: Kasım 2004 sayısı…

İyi de, o çok ünlü New-York Times ‘da ekonomi, siyaset vb. konularda yazan Paul Krugman, George Bush ve ‘takımı’ konusunda, acaba neler söylüyor? Hiç merak etmez misiniz? O da bir hayli ilginç ve etkileyici…

Meraklısı için NOT: Okuduğunuz bu yazıların, ‘Cumhuriyet Söyleşileri’ genel başlığı altında, kitap olarak yayınlandığı malûm; bunların beşincisi, ‘Yıldız, Hilâl ve Kalpak’ (Gazi’nin Ulusal Solculuğu) başlığı altında, İş Kültür Yayınları arasında çıktı.

Cumhuriyet, 22.11.2004